26 Nisan 2017 Çarşamba

Nahit Özeren'den Arkadaşı Nihat'a






NAHİT ÖZEREN
AVUKAT

İZMİR 1 TEMMUZ 947
BÜYÜK KARDİÇALI HAN



Aziz ve sevgili kardeşim Nihatcığım,
On, on beş seneden beri yanımda bulunan Fatmayı biliyorsun. Bu kızcağız Bergamanın Turanlı nahiyesine bağlı Ilığın Caber köyünden Hüseyin Azman isminde birisinin kızıdır. Babası kız henüz pek küçük iken ölmüş. Karısı Ummaham Canavar başka biriyle evlenmiş, ve halen aynı köyde oturuyormuş.
Birisi Hüseyin, diğeri İbrahim isminde iki biraderi varmış onlarda aynı köyde mukim imişler. Kendisinden küçük bir hemşiresi de ölmüş.
Bu kızın babası öldüğü zaman bir miktar mirası bırakmış, kız küçük olduğu ve benim yanımda bulunduğu için anası ve isimlerini yukarda zikrettiklerim kardeşleri bu malların üstüne yatmışlar. Kız ise şimdi on dokuz-yirmi yaşlarında ve rüştünü ispat etmiş bulunmaktadır.
Evvelce avukatı bulunduğum Paşaköy muhtarından kalan malların tespitini rica etmiştim. Ondan aldığım malumata göre kalan miras şunlardır:
1- Bir çift öküz, bir sığır ineği, ve iki ev.
Öküzler ve inek satılmış Fatmanın hissesine 50 lira düşmüş o para da halen kardeşi İbrahimde imiş. Evler taksim edilmemiş.
2- Zeytinlik ve arazi.
Bunlardan arazi kendi arzularına göre taksim edilip Fatmaya 10 dönüm bir yer ayrılmış, burası da palamutluk imiş. Her sene tofurunu biraderi İbrahim satıp bedelini alırmış. Zeytinliğin mahsulü de annesi  Ummuhan ile kardeşleri tarafından satılıp bedelleri kendi aralarında taksim olunurmuş.
3- Babasının babasından kalma bir de değirmen varmış bunun üstüne de amcası oturmuş.
Annesi Ummuhan ve kardeşleri intifa ettikleri bu mallardan bugüne kadar Fatmaya on para göndermedikleri gibi, aralarında yaptıkları taksimde de eyi malları kendilerine alıp işe yaramıyanları da Fatmaya ayırmışlar. Kız o vakitler rüştünü ikmal etmediği için tabii bu taksimin de kıymeti yoktur. Hatta yukarıda öldüğünü yazdığım kız kardeşine ayrılan halı da yine fatmayı karıştırmıyarak aralarında taksim edivermişler.
Şimdi aziz kardeşin senden ricam şudur. İşi mahkeme yoluna dökmeden kardeşler arasında fena duygular uyandırmadan halletmektir.
Bunu da çok kıymetli ve eyi bir zat olduğunu öğrendiğim Turanlı nahiye müdiri kolaylıkla yapabilir. Kardeşlerini ve köy muhtarını çağırır, evvela veraset senedi alıp almadıklarını sorar almışlarsa bir suretini alır.
Bizzat uğraşamazsa, bu işe muhtarı ve bir ihtiyar heyeti üyesini memur eder, adilane bir taksim yaptırır, hisap çıkartır, hatta isteklisi varsa Fatmaya kalan malları sattırır. Bu taktirde ismini bildireceği şahıs namına lüzumlu vekaletname, ve mesaisi karşılığı yine kendisinin takdir edeceği bir ücreti gönderirim. Binnetcince bu işi orada tamamen tasfiye edip kızın hakkını kurtarmak için ne lazımsa yapmasının senin tarafından da rica edilmesini diler gözlerinden öperim.

Nahit ÖZEREN


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder