27 Şubat 2019 Çarşamba

Meral Ender'den Oya Görgün'e

















2 Ağustos 1965

               Sevgili Oya

Gene geciktim yazmağa ama anlarsın inşallah halimi pestilim çıktı. Aman taşınmak ne bela şeymiş, taşınmak değilde yerleşmek.

Haziran’ın 15 inde apar topar aceleyle taşındık (10 günlük müddet verdiler). Evdeki inşaat daha bitmemişti. Eşyaları doldurduk bir odaya evin biz de göle gittik (kaynanamın yazlık evine). Bir kıyamet bir patırtı eşyalar toz içinde filan berbat bir şeydi. Haziran’ın 6 sında en nihayet inşaat yüzde 75 bitmiş olarak taşındık. ……….. filan bitmemişti. Bir ay kadar pislik içinde yaşadık ve en nihayet her şey bitti ve ancak şimdi kendimize gelebildik. O günleri düşündükçe korkunç bir rüya gibi geliyor. İki çocukla da taşınmak kolay değil. Abim ve ……. geldiler. 3 gün kadar taşındığımız zaman yardım ettiler. Allahdan yakın ne yapacaktım bilmem.

Kingston Wilkes Barre’den 5 dakika uzakda, Arnavutköy-Bebek gibi. Kingston daha yeni bir yer ama bizim cadde çok temiz ve şirin. Hep küçük şirin ve yeni evlerle dolu (15 years old times) etraf yeşillik filan apartmanın olduğu yer gibi değil. Yeni işinde muvaffakiyetler, ticaret değildir, asistanlık rahat iş. Tabi ticaret de para fazla ama o da kısmetine kalmış.

Annemler 6 ay …… taşınmak mecburiyetinde kaldılar apartman …… fakat onlar açık havaya alışmışlardı pek ……. Memnun değillerdi. Şimdi Levent’e taşındılar 30 dairelik yepyeni bir apartman etrafı hep açık falan çok memnunlar. Dolmuş tam evlerinin önünde filan şehirden de 10-15 dakika uzakta çok rahatlar. Suzanna bu ay İstanbul da annesi Burgaz da ev almış çocuk için filan. Eh bil bakalım kim burada! Toni! iki ay evvel Toniden bir mektup aldım, ne göreyim adres N.Y.

Seni hatırladım aynı şeyi bana yapmıştın. Sürpriz olsun diye hiç bahsetmedi mektuplarında. Atinaya gitmiş çok beğenmiş oraları, Canada yolu ile N.Y.a gelmiş amcasında kalıyor ve yarım günlük iş bulmuş. Pocket Money …. Ne dedim hiç planım yok dedi. Haftaya belki gelir sana yazarım artık havadisleri. Ailesi de Atinaya taşınmışlar. N.Y. dan şimdiden şikayet etmeye başladı. Bu ne berbat hava diye, pislik ve eşkıya gibi insanları …. diyor kırıldım gülmekden.

Brad kampa gidiyor, haftaya bitiyor 8 haftaydı. Bir ay sonra da ara mektebine başlıyacak. Kampdan çok memnundu, ……… Tuna yalnız kaldı. Nasıl afacan bir şey sorma. Tuna tomboy tam. Konuşması pek öyle düzgün değil daha. Bradin ki epey derledi (düzeldi) kampa gideli.

Aman o parafen banyosu ne güzel şeymiş öyle. Moda ya gelince bu yaz ben shifler içinde yaşadım bu şekilde. O kadar rahat ki bu nihayet bu sene arkası açık ayakkabı ile doldu dükkanlar. Gayet alçak ve kalın topuk en son moda şu anda. İstanbul da kalın topuk görünüyor mu yoksa tutulmadı mı? Ayakkabıların ucu sivri değil ve o epey kapalı ayakkabılar demode olmağa başladı. Şöyle şimdi burada da fiyonglar var. Ben hep alçak topuk giyiyorum, ince bacaklarımla en iyisi böyle. Daha sonbaharlık ve kışlık hiçbir şey bakmadım.

Kız bu ev yüzünden para da kalmadı ya. Belki Ağustosun sonunda N.Y. gidersem şöyle bir etrafa bakınırım. Hiç bir şey yapmadık bu yaz ev yüzünden. Ordan bari gidip fuarı görelim dedik. Ben Washington, P.C ye gelmek istiyordum ama olmadı seneye artık.

Paltolar bele oturmağa başladı, eyvah benim için kara haber. Belden deyince hep aklıma senin mavi manton gelir. Kolejdeyken yaptırmıştın hani çok beğenirdim. Her şey bele oturmağa başladı gibi. Ben ise shiflerden filan çok memnundum pek bir şey göstermezlerdi diye ama daha birkaç sene böyle şeylerle idare ederiz.

Geçenlerde gazetede okumuştum. Hanife Dayı nişanlandı diye. Demek Seval le nişanlısının arası bozuldu, ne oldu ayrıldılar mı?

Arkadaşlarla seyahate çıkacaktınız, çıktınız mı?

Ah, İstanbulu nasıl özlüyorum sorma, nasıl bir sene gibi koca bir zaman geçti bilmem, geçenlerde bir …. De “… Russia …. ….” oynuyordu. Hadise İstanbul’da geçiyordu artık benim halimi göreceksin nasıl -….- hissettim kendimi sorma.
İki hafta evvel filadelfiyaya gittim. Anitayla buluşup alışveriş yaptım. …….. için havlular, arap ….., ….basket filan hoş şeyler buldum orada specally shoplar var ……. için.
Temmuzun onunda Yelda nın (………………………………….) ………. geldi. Kız Çinli, ufacıkta senin boyunca çok şirin bir şeydi. Armstrong John un girl firendiymiş Margaretle evlenmeden evvel. Karı-koca (yani Yeldanın kocasının kardeşi evli kızla). English T.V. sinde meşhurmuşlar filan. Neyse çok şirin bir yüzü vardı epey de cana yakın bir şey. Onun için parti vardı. Nasıl bıktım bu partilerden sorma.

Görüyorsun evle uğraşmakdan hiç enteresan bir şey yapmadık.

Sana biraz yaptığımız inşaattan bahsedeyim. ….., porden room ve …. ….. ekledik. Birinci kata çamaşır makinesi ve kurutma makinesi için bir yer yaptık ve folding room koyduk, kapatınca bir şey belli olmuyor.

Tuvalet böyle: (çizim yapmış)

Bir duvardan öbürüne uzanıyor …., çekmeceler beyaz formica altın çizgilerle. Üstü ……. Formica içinde sarı var biraz, …………………….
Ayna altın çerçeveli, gayet hafif işlemeli çerçeve. Fila. dayken  alttan …. …. …. Disk falan aldım. Havlular (küçük) …. Gree ve yellow küçük sabunlar da aldım yeşil ve sarı yani yeşili …. Color olarak kullandım, evimde her şey beyaz ve sarıydı.

Dem de koca bir devasa büfe (oda bütün ceviz kaplı) gayet esaslı oldu. Tavanda …. light.

ÇİZİM

İşte havadisler bu kadar, aklıma geldi, ben tığ gibi oldum diyorsun. İstanbulda ……. Epey zayıflamıştım. Buraya geleli 4 kilo kadar aldım. Artık resim gönderme vakti geldi. Çektirince yollasana bir tane göreyim. Ben de sana öbür mektup da yollarım çekmeğe başladık.

İdeal Tepe ne oldu artık oralara gitmiyorsundur herhalde.

Hadi artık mektuba burada kısıyorum, ablalarıma selamlar. Benden de sana selamlar var, Tuna ve Erol hem de “….. of kisses”
Meral

35 N.ATHERTON AVE KİNGSTON PA

Meraklısı İçin Mektubun Gönderildiği Ev:




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder