Sevgili kardeşim Ömer!
Mektubunu alalı birkaç gün
geçmesine rağmen bizim inekleri bir araya toplayıpta sana cevap yazmak henüz
mümkün olmadı. Ama benim mektup yazma konusunda ne derece telaşlı ve iştahlı
olduğumu bildiğin için hele ben şöyle bir başlıyayım dedim, nasıl olsa sonunu
getirirler. Klasmanda kaçıncı sıraya gireceğini bilemeden ve o mutlu sayıya
vasıl olmak için herhangi şikeli bir yol düşünmeden yazıyorum kardişim!
Sen her ne kadar oradaki hayatını
ızdırap verici olarak nitelendiriyorsan da ben şahsen buradaki monoton
yaşantımızı, parasızlık-şanssızlık-kabızlık-sefalet ve bilumum rezaleti göze
alarak değiştirmek için hazırım. Sen gideli beri burada hiç bir değişiklik
olmadı Ömer. Gene ayni Emirgan, aynı çevre, aynı deniz. Deniz akar bizler
bakar. 22 senedir baktığımız gibi; son günlerde iyi lüfer çıkıyor, sahilden
epeyi tutuyorlar, bende geçen gün kör bir tane tuttum. Ha her şey ayni derken
yalan söylemiş olmayayım, ayni olmasına ayni de sadece biraz KOLERA'lı. Bir de
bu dert çıktı başımıza, herhalde ................ 10 gündür salgın var, elli
kişi kadar mort, hepimiz tekrar aşılandık. Belki sana da bu mektupla beraber
birkaç tane koleracık gönderiyorumdur, tabi kaçak ve pasaportsuz olarak!
Bizim imtihanlar sonra erdi, fakat
bu son dönemde hiç ders verdiğimizi zannetmiyoruz. Ama pek üzülmüyoruz nasıl
olsa battı balık düz gider. Okul aynı ikisinde açılıyor. Şu an bomboşuz,
geçenlerde Gülgün'e ikinci kez gittim keşke gitmez olaydım. Okul çıkışında bir
çocuk daha bekliyordu benim üç beş metre yanımda bizimkide çıkınca beni filan
görmeden direkt ona gitti, tabii biraz çöktüm. Bu hafta Meltem'le filanda kavga
ettim yani durumlar bombok. Geceleri Baltalimanda çocuklar "Big" diye
bir klüp açmışlar ender'le gidiyoruz, ortaklaşa poker filan çeviriyoruz. Epeyi gırgır
bir yer, her gece kapıda bir iki araba filan var. Bazı seanslara yüklü herifler
geliyor, epeyi para dönüyor. Ahmet 100-200 liraya kılıç açıyor, işleri bir
azıttı sorma. İki de ibne var, arabalı filan onlarda gelip gidiyorlar, oldukça
şamata ve anormallik var.
Bugünlerde bende pek formda
değilim herhaldeki sermaye'yi çabuk tükettim. Şu an içimden sana küfür etmek
bile gelmiyor-ne kibar çocuğum değil mi?- şimdi saat sabahın 10'nu, benim uykum
kaçmıştı, biraz erken kalktım, fırsattan istifade sana senin deyiminle iki
satır karalayayım dedim. Şimdi de Ender'e telefon edip uyandırayım. Belki sonra
tekrar devam ederim. Hadi şimdilik viderzen (!) kızmazsın di mi herhalde!
YÜCEL
N'aber lan !!
Biz iyiyiz, senin de iyi olmanı
Hades'ten dileriz. Doğrusunu söylemek gerekirse burada fazla enteresan şeyler
cereyan etmiyor, anlatmaya değecek... zaten bu kalem de kötüymüş, insanda yazma
zevki bırakmıyor. Ben bu arada ikinci sınıfın borcunu geride bırakıp, üçüncü
sınıf imtihanlarına devam ediyorum. Neyse, kalem bulduk; devam...
Mektubunu henüz okumak
bahtiyarlığına eriştim. Durumuna fazla gıpta etmiyorum, ama seni tahkir etmek
gayesiyle değil. Zira benim misafir alman (Sigrid) beni yabancı tufalardan fena
halde soğuttu. Şu sıralarda varsa yoksa Türk tufaları diyorum. Fakat buy ne
kadar devam eder, bilemem.
Orglar ve bilhassa Hammond'lar
hakkında verdiğin kısa bilgiye çok teşekkürler. Bu bilgilere bazı tafsilatlar
ilave edebilirsen ve bu arada bazı katalog veya benzerleri toplayabilirsen çok
memnun olacağım.
Burada günler pek zevkli
geçmiyor. Fakat verilecek son haber... sen gittikten ve Şinasi faaliyetlerini
azalttıktan sonra şu anda Emirgan'ın en havalı ve zamp çocuklarının Ender puştu
ile Yücel eşşoğlueşşeği olduğu kamu oyuna açıklandı.
Her şey gönlünce olsun.
T.
(SOL TARAFTA YAĞLI BİR KISMA
ATIFTA BULUNARAK)
Börek parçasının yeri istersen
YE!
Taze taze koyduk valla!
Selamın aleyküm
Ömer efendi!
Ne demişler? Tencere dibin kara
senin lekeler benden kara. Lekelerinden ne haber? Herkes o kadar çok şey yazdı
ki bana yazacak bişey kalmadı büyük bir boşlukla şki buçuk satır karalamağa
gayret ediyorum. Her neyse bu kadar yazdığıma şükrediyorum. Bütün iyi günler
senin olsun. Selamlar.
Oktay
Sevgili kardeşim, naber ulan
iyimisin. Orda parasız kaldığını yazıyorsun, ne kadar lazımsa yaz da gönderelim
..... Ayıpsın yani, arkadaşlık siyah günde belli olur.
Abi burası bıraktığın gibi
değişen hiç bir şey yok, sadece şu son günlerde tufa işlerimiz iyice hızlandı. Bu
arada senin sayıyı kutlar, sana daha.....