18 Temmuz 1980
Sürmene
Sevgili
Teyzeciğim,
Sanırım
mektubuma başlarken önce özür dilemem gerekiyor, değil mi? Ancak 5-6 kez mektup
yazdığımı, tek başıma postahaneye gidemediğimden mektupları postaya atamadığımı
yazsam iyi olur. Ayrıca işler bir taraftan. Onlar da ayrı bir sorun. Ankara'dan
teyzemler geldi gittiler, bir-iki hafta sonra düğün için yeniden gelecekler. Sonra
akrabamız öldü. Onun cenazesi, okul, kurslar, imtihanlar derken ramazanıda
getirdik. Şimdi oruçluyuz. Bizler iyiyiz. Ancak anneannem hasta 2-2,5 aydır bir
omuz ağrısı tutturmuş ki geçmek bilmek nedir bilmez türden. Doktor, kocakarı
ilaçları falan. Değişen bir şey yok. Elif ise Trabzon'da. Onu da özledik. Gönderdiğin
terliklere onun adına teşekkür ederiz. Çok sevindi. Geçen gün Trabzon'a
gitmeden Annemin Ankara'dan amcasının kızı gelmişti. Onu size benzetmiş olacak
ki, kapıyı açar açmaz, annemin yanına koşup anne hani bana terlik gönderen
Aliye teyzem varya o, geldi dedi. Görseniz hiç unutmamış.
Siz
nasılsınız? Bu yaz yine geziye çıkmışsınızdır değil mi? Ne mutlu size. Bizim canımız
öyle sıkılıyor ki. Az evvel İlhan teyzemler geldiler. Bir onlar var zaten,
burada bizi biraz olsun oyalayan.
Teyzeciğim,
annem diyor ki, o size pantolon alırken 36-38 beden alır. Ama kot çeker 38-40
alsın. Daha iyi olur. Siz bakın. Belki beden küçük olur. O zaman Şeyda'ya 38,
bana 42 beden olur. Elbiselerimizi giyiyoruz. Öyle güzel oldular ki. Tekrar
teşekkür ederiz.
Bize
sık sık yazsın diyor annem. Ben cevap veremiyorum, senin mektuplarını benim
niyetime okusun diyor. Annemin, teyzemin selamları var. Anneannem gözlerinden
öperim diyor. Ben ve kızlar ellerinden öperiz.
Şule
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder